13 Nisan 2012 Cuma
Saadet
kendi hayallerini çocuklarına yaptırmaya çalışan ebeveynlere oldum olası kızarım. ben tam bir sayısalcıyım, matematik, fizik hep en sevdiğim derslerdi ama kızım matematik sevmezse hiç üzülmem ister edebiyat ister sanat tarihi okusun, arkeoloji bitirsin ya da gurur duyarım, yeter ki kendi sevdiği alanı yapsın.
neyse tabii itiraflar bunlar değil. ben küçüklükten beri dans etmesini çok severim, kısa süren sevimsiz bir bale deneyimimi saymazsak hiç dans üzerine eğitim almadım, ailem bu yönde destek olmadılar. yaşım ilerlediğinde ergenliğin verdiği bi kapanıklık ve özgüvensizlikle dansa olan ilgimi bastırdım, okulda seçmelere katılmadım. üniversite yıllarında farklı sebeplerden gitmedim. neyse işte olmadı ama hala bir şarkı duyduğumda kafamda kareografi hazırlıyorum, sürekli dans ettiğimi hayal ediyorum. hani bazıları muzik dinlerken kendileri söylüyor gibi hayal eder ya da klip çeker ya ben her tür şarkıyı hayalimde dans ederek dinliyorum. so you think you can dance ve abdc gibi şovları takip ediyorum.
(bu arada yeri gelmişken belirteyim türk yarışmalarına burun kıvırmak istemem ama kareografi olarak, şovun gidişatı olarak oldukça iç bayıcı, belki yarışmacıların potansiyeli vardır ama o potansiyeli göremiyoruz, amerika ve ingiltere versiyonları bir kaç gömlek üstün)
ne diyordum, dans. işte kızım biraz büyüsün dilediğince dans edebilsin diye eğitim anlamında desteğimi vereceğim. insan içinde dans etmesi için değil istediğim( hatta etmesin bence) hayalindeki tüm dans hareketlerini istediği gibi yapabilsin, o şekilde stresini atsın, huzur bulsun diye.
ha gelir de "anne yeaa ben dans etmeyi sevmiyorum" derse zorlamam, ama gönlümden öğrenmesi geçiyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder