18 Eylül 2012 Salı

Beko Servisi Gebze

önemli bir nokta var... bir süper kahramanın izleyici tarafından gerçekten sevilmesi ve benimsenmesi için ondan daha süper bir kötü adam/düşman gerekli... bu düşman çok güçlü olmalı, hatta iyi adamdan daha güçlü görünmeli, izleyici de iyi adam için zaman zaman ümitsizliğe kapılmalı, kafasında her zaman "iyi adam nasıl başaracak?" sorusu olmalı... ve işte bu sayede de hikayede her zaman bir "heyecan" olmalı... Beko Servisi Gebze kısacası, kurtlar vadisi artık bu heyecanı kaybetti, en büyük sorun burada... dikkat ettiyseniz ne zamandır doğru düzgün bir kötü adam/düşman yok bu dizide... önce çok güçlüler çok acayipler, bunların yanında konsey falan hava-civa diye malum 4 aileyi çıkardılar, sonra bir kısmını tavuk keser gibi öldürdüler... sonra o ailelerden en güçlü olanının başı kızına bile laf geçiremeyen, karşısına adam gibi biri çıkınca pısan bir salon adamı çıktı. aile meselesini kenara attıktan sonra bu defa da iskender büyük'ü saldılar meydana... önceleri ortalığın tozunu attıran, şu anda ise evcil bir kedi gibi gezinen, kimsenin takmadığı sözde "büyük" iskender'i... cevat'a hiç girmiyorum. en verimli dönemlerinde bile daha polat'la ilk karşılaşmasında polat'tan kafayı yemişti zaten...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder